DİKKAT DİKKAT

  • Yazar :Kenan BOZKURT
  • Eklenme Tarihi :17.05.2022 08:52

UZUNÇARŞIDAN BİLDİRİYORUM.

Ramazan bayramı ile 19 Mayıs Gençlik ve Spor bayramı sebepli Antakya’da Mayıs ayının Turizm açısından biraz hareketli geçeceği söylenebilir.
Ancak bu maalesef Antakya’nın cazibesinden kaynaklı değil, ifade ettiğim gibi dini ve milli bayramlarda ki tatiller yüzündendir. Otellerimiz  sadece Mayıs ayında dolu. Haziran,Temmuz ve Ağustos aylarında  her yer boş.
Mayıs ayı sonraki aylar için bir fırsattı değelendirilememiş. Görüyorum ki daha önceki yıllarda da olduğu gibi 2022 yılını da Turizm açısından kaçırdık.
Neden mi ?
Nedenine geliyorum şimdi.
 
Fotoğrafta görüldüğü gibi tarihi uzun çarşının ortasına bir seyyar limoncu tezgahını koymuş diğer bir seyyar araba da hemen arkasına park etmiş. Bunlar tarihi uzun çarşımızın tek sokağının ortasına konulmuş.
Az ileride yeni açmış bir kasap, dükkanından sokağa 2 sıra masa koymuş, masaların bitimine de bilmem ne kasabı diye de koca bir tabela yerleştirmiş. Dükkanların tamamının tezganı sokağa en az 150 cm taşmış.
Bir fırın sözde katıklı ekmek yapmış, inanın tezgahı ve fırının içini görseniz bir daha katıklı ekmek yememeye yemin edersiniz.

Bu arada ziyaretçilerimizi de gözlemliyorum. Herkesin eli boş. Çanta yok poşet yok. Kimse alış veriş yapmıyor, yapamıyor !Nasıl yapsınlar ki!
Her yer çöp pislik çukur çamur içinde. Temizlik adına herkes sınıfta kalmış. Çarşıda temiz denilecek dükkan sayısı bir elin parmaklarını geçmez. Düzen yok,nizam yok, kontrol yok, denetmeme yok.
Ya koca çarşıda bir tane zabıta yok düşünebiliyor musunuz?

Kıymetli Antakyalı esnaf arkadaşlar. Siz bir konuyu yanlış biliyorsunuz galiba. Turist Antakya mutfağına ait her  ürünü körü körüne almaz.  Turist ahmak değil. Pislik içinde bir çarşıdan alış veriş yapmaz. Pislik içindeki dükkanlara girmez.
Temiz hizmet almayacağı ap açık ortada olan kasaba, fırına künefeciye ya da peynirciye “ Antakya’nın bilmem nesi çok meşhurdur gelmişken bizde alamım” deyip parasını size bırakmaz.Ne alacaksa bizden sonra gideceği şehirlerden alır. Çünkü oralarda denetim var. Belediyeler, meslek odaları bu tür görüntülere müsaade etmiyorlar.Esnaf komşusuna zarar verebilecek her davranıştan uzak duruyor.

Ama bizde durum hiç öyle değil.
Çarşıda pazarda kim ne isterse yapıyor. Gıda Kontrolü mu ? Ne kontrolü!
Denetleme mi ?, ne denetlemesi!
İşin üzücü yanı belediyelerin ve meslek kuruşlarının denetlememe ve kontrol etmeme işlne çarşı esnafı da dahil olmuş. Kimse kimseyi uyarmıyor. Otokontrol dediğimiz şey daha Antakya’ya uğramamış. Yetkililer görevlerini yapmıyor beceremiyorlar ise Allah rızası için bu duruma siz sahip çıkın. Komşu komşuyu uyarıp ikaz etsin. Kötü görüntü verilememesi için herkes biriinden ricada bulunsun.
Bu arada yanlış anlaşılmasın. Anlatmaya çalıştığım Uzunçarşı’daki bu durum Hatay’da her yerde ama her yerde aynı. Hangi ilçeye gidersen, hangi caddede yürürseniz, hangi çarşıya geçerseniz geçin durum her yerde aynı.
Sebep “Balık baştan kokmuş”
 
Turizm hizmeti veren tüm işletmeleri ile kamu kurum ve kuruluşlarından ricamdır. Lütfen bu duruma bir son verelim. Ticaretimize turizmimize şehrimize, çarşımıza sahip çıkalım.
Herkes kendi evinin önünü süpürsün.
Böyle devam ederse, Antakya’ya kimseler gelmeyecek. Bu çok büyük ekonomik kayıp demektir. Bu durum herkese her kesime zarar verir.
Kısacası HERKES KAYBEDER.
Kalın Sağlıcakla.