Dünyamız sürekli değişiyor,yenileniyor. Güzelleşiyor da!.
Hiç durmadan geleceğe doğru akıp gider,bu dünya. Her sene,yerini başka bir seneye. Her mevsim,yerini başka bir mevsime. Her ay,yerini başka bir aya,her gün yerini başka bir güne bırakıp gidiyor.
Aslında "duygular" da öyle. Yalnız onlar,yerini hiç kimseye bırakmazlar. Devamlı ileriye doğru akıp giderler.
"Yeni dünyada" herşey var,herkese de yer var!.
Burada,üretim de artıyor. Onunla yeni imalatları da görmek mümkün. İmalat sanayi,yeni teknolojiyle verimini ve kapasitesini daha da artırmış oldu.
Şimdi şehirlerimiz de daha bir güzel olmaya başladı. Onlar da değişiyor. Burada,daha çok yer verelim "yeşil" dünyaya. Parkları da,bulvarları da daha da artırmamız lazım.
Doğal olsun bütün yaşam alanları. Zaten,böyle bir arayışta var. Yeni dünyada doğanın kendisi tam olarak yer almasa bile,ona benzetilmeye çalışılıyor,herşey.
Huzurlu bir yaşamın ilk şartı, "doğal" bir çevrenin içinde olmasıdır. Bu haliyle de daha bir anlamlı olur dünyamız.
En iyi yer,içinde olduğumuz,yaşadığımız dünyadır. Yani,bizim dünyamız..