Bu mevsim,bu yaz günleri nasıl geçti?. Diğer yıllara oranla daha dolu ve daha hızlı geçti,diyebiliriz. Bir bakıma “Tatil Mevsimi” oldu. Aynı anda bir çok etkinliğin yapıldığı günlerdi. Bu mevsim,yerini başka bir mevsime bırakırken,hatırlanacak çok şeyi de beraberinde getirmişti. Son iki yıla göre,oldukça aktif aylar oldu. Sanatsal,kültürel ve sosyal konular hep ön plandaydı.

 

 Geride kalmak üzere bu mevsimin sıcak günleri. . O zaman,yeni mevsime ve yeni günlere “Merhaba” demek lazım. Yeni olan her zaman daha coşkulu olur.. Yeni bir mevsimin başlangıcını kitaplar şöyle tanımlıyor: “Saki dünya değişiyordu. Rüzgarın sesiyle başka bir sabaha çıkıyordu ümitler. Oysa,gün yanı gün değil miydi?. Sabah aynı değil miydi?. Mevsim,onları bizden alıp götürüyor,her zaman..”

 

 Kitapların anlattığına yakın günler bu günler. Gün aynı görünse de,farklı bir çok yönü ve anlamı oluyor. Mevsimlerin insanlar üzerinde şu ya da bu şekilde etkisi oluyor. Doğanın üzerine de!. Bu,sadece hava koşullarıyla olmuyor. İş ve çalışma hayatını da etkisi altına alabiliyor. Sosyal hayatı da!. Biz yine de her güne,her aya,her mevsime ve her yıla olduğu gibi değer vermeye devam etmeliyiz.

 

 Çünkü,hayatın kendisi çok güzel.. Onun içinde bulunan hemen her anı en iyi şekilde değerlendirmekte fayda vardır. Yazdan sonra başlayan bu günlerin en önemli özelliği,kış mevsimini anımsatması. Burada,”Kış Geliyorum” diyor. Rüzgarıyla,hafif yağmuruyla,gecesiyle-gündüzüyle kışa doğru bir esinti oluşmaya başlar hep. Yazla kış arasında bir yerdeyiz!.

 

 Güzelim hayat,doğa ile beraber insana ve bütün canlılara "sevgiyi" her koşulda sunmaya hazır durumda. Mutluluğu da!. Bu çok önemli değerler,her günde,her mevsimde ve her zamanda vardı. Var olmaya da devam edecek. Doğa ile sevgi arasında çok anlamlı bağlar bulunuyor.. EN İYİ DİLEKLERİMİZİ SUNARIZ!.