Hatay'ın deprem sonrası hasar gören bölgelerinden İskenderun ilçesi Amanos dağı eteklerindeki Akçay Mahallesinde gerçekleştirilen ÇED (Çevresel Etki Değerlendirmesi) toplantısı, geniş çaplı tartışmalara neden oldu.
Akçay İlkokulu bahçesinde düzenlenen CHP İskenderun İlçe Başkanı Av. Hüseyin Derin de hazır bulunduğu ÇED sunum toplantısına katılan vatandaşlar, Şehircilik İl Müdürlüğü yetkililerine tepkilerini dile getirdi.
EN YAŞANMAZ YERLERDEN BİRİ OLDU
Yüzyıllardır ata toprağı olan bu bölgeleri ellerinden almaya, yaşam alanları bahçeleri, ormanlarına, toprağı ve suyu yok etmeye çalışıldığını savunan Akçay Çevre ve Sosyal Dayanışma Derneği Başkanı Mehmet Bebek, “Bizler burada sadece Akçay’da değil yurdumuzun her yerinde işgal edilmeye çalışılan bahçelerimizi, zeytinliklerimizi, evlerimizi kısacası tüm yaşam alanlarımızı yok etmeye çalışanlara bir mesaj vermek ve sahip çıkmak için halkımız adına buradayız. Hatay Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü Başta mahallemizde olmak üzere 50'yi aşkın işletmeye ‘ÇET gerekli değildir’ diyerek izin vermiştir. İskenderun ilçemiz 2023 yılında hava kirliliği ile ilgili yapılan ölçümlerde 235 gün PM 10 limitinin aşıldığı tespit edilmiş ve havailiği bakımından en yaşanmaz yerlerden biri olmuştur” diye konuştu.
TOPLANTI YAPILMIŞ GİBİ
Güzelçay, Fatih Sultan Mehmet ve Modern Evler mahallelerini etkileyen taş ocakları ve asfalt dökme, kırma tesisleriyle ilgili ÇED toplantısına değinen CHP İlçe Başkanı Av. Hüseyin Derin, bu toplantının yapılmaması ve bölge halkının itirazlarına rağmen çevre ve şehircilik il müdürlüğü yetkililerinin, toplantı yapılmış gibi bir tutanak düzenlemeye çalıştığını ifade etti.
Toplantının yapılmadığını, bölge halkının istemediğini belirtmelerine rağmen yetkililerin, toplantının açıldığına dair tutanak düzenlemeye çalıştıklarının altını çizen Derin “Biz, toplantının açılmadığını ve halkın bu tesisleri istemediğine yönelik beyanlarını tutanağa geçirmeyi talep ettik. Ancak, çevre ve şehircilik il müdürlüğü yetkilileri taleplerimizi dikkate almadan ve herhangi bir tutanak düzenlemeden buradan ayrıldılar" dedi.
YASAL İŞLEM BAŞLATACAĞIZ
Derin, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nün, belli şirketlerin görevlisi mi yoksa bölge halkının taleplerini objektif olarak tutanak altına almakla görevli mi olduğunu sorguladı. Ayrıca, “Bu saatten sonra aksi yönde bir tutanak düzenlenmesi durumunda, sahtecilik suçundan yasal işlem başlatacağız” uyarısında bulundu.
Hüseyin Derin, bölge halkı ve kendi tuttukları tutanakların gerçek durumu yansıttığını ve bu belgelerin ileride yaşanabilecek hukuki süreçlerde önemli birer dayanak olacağını belirtti.
Toplantıya sonradan dahil olan CHP Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara, bölgede yapılması planlanan bir kalkar ocağı, kırma eleme tesisi kapasite artışı ve beton santraliyle ilgili toplantının, halkın katılımı sağlanmadan gerçekleştirildiğini belirtti.
Toplantıya mahalle halkı, muhtarlar ve bölge sakinlerinin katılması beklenirken, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yetkililerinin toplantıyı kısa sürede terk ettiğini ifade eden Milletvekili Kara, yetkililerin tutanak tutmadan ayrıldığını ve bu durumun ÇED yönetmeliğine aykırı olduğunu vurguladı.
DOĞAL KAYNAKLARIN KORUNMASINI TALEP EDİYOR
Halkın bu toplantının yapılmasını istemediğini ve yetkililerin bölgeden ayrılırken şifahen toplantının yapılmadığını belirttiklerini de ifade eden Milletvekili Kara “Bu durum, ÇED yönetmeliğinin usul ve esaslarına uygun değil. Bölge insanı, dernek başkanları ve muhtarlar olarak biz kendi tutanaklarımızı tuttuk. Bu tutanaklar, ileride dava sürecinde bize gerekçe oluşturacaktır. Deprem bahane edilerek bölgenin doğal kaynaklarının tahrip edilmesini kabul etmiyoruz. Hatay Amanoslar bölgesinde taş ocakları ve maden ocakları büyük zarar vermekte, çevre kirliliğine yol atmaktadır. Bölge halkı temiz hava almak ve tarım alanlarına sahip çıkmak istiyor. Bu durum halk sağlığını tehdit ediyor. İktidar sahiplerine sesleniyorum: Beş yıl sonra bu bölgede artacak kanser vakaları ve solunum yolu hastalıklarından kim sorumlu olacak? Bölge halkı, taş ocaklarının ve diğer kirletici yatırımların engellenmesini ve doğal kaynaklarının korunmasını talep ediyor” şeklinde konuştu.