Akupunktur'da asıl olan yaşam gücü (chi) nin aktığı varsayılan kanallar üzerindeki AKUPUNKTUR noktalarının uyarılmasıdır.

Bu uyarılar kulak ve vücutta altın, gümüş, çelik gibi metallerden yapılmış iğnelerle, lazer ışınları, elektrik akımları (elektrostimülasyon) ve noktaları ısıtma (moxibisyon)yardımıyla yapılır.

Vücutta 1000' e yakın nokta vardır ve her birinin fonksiyonu ayrıdır. Zayıflama tedavisinde akupunkturun yeri ve önemini büyüktür.

AKUPUNKTUR’UN ZAYIFLAMAYI DESTEKLEYİCİ VE KOLAYLAŞTIRICI ETKİLER NELERDİR?

Akupunktur vasıtasıyla öncelikle beyinde, hipotalamusta bulunan iştah merkezini kontrol altına alır. Hasta çok az yemekle doyar.

Fiziksel ve zihinsel aktivitede azalma olmadan çok rahat diyet yapılır.

Akupunktur diyet sırasında halsizliği ve bitkinliği önler.

Hastaya enerji verir. Kendini daha dinç hissetmesini sağlar.

Akupunktur mide asit salgısını azalttığı için diyet sırasında hastanın mide kazıntısı ve mide yanması gibi sorunları olmaz.

Mide barsak sistemini rahatlatır.

Metabolizmayı düzenleyici, hızlandırıcı rolü vardır.

Serotonin ve endorfin seviyeyi artırarak diyet sırasında kişiye huzur verir ve sakinlik sağlar. Böylece diyet yapan kişi yemek yeme zevkinin kısıtlamasından dolayı huzursuz ve sinirli olmaz.

Stresi azaltır

Uykusunu düzenler.

UYGULAMA

Hastaya başlangıçta diyetisyen eşliğinde kişiye özel diyet hazırlanır ve hedef kilo belirlenir. Hastaların, hemen hiç aç kalmadan, her gıda grubunu ihtiyacı oranında yiyerek ve de sağlıklı ve yeni bir beslenme alışkanlığı edinmesi amaçlanarak kişinin fazla kilolarından kurtulması hedeflenir.

Diyet ile birlikte haftada 1 akupunktur seansı yapılır. Kişi istediği kiloya ulaştıktan sonra kilo koruma programına alınır. Tohum veya kalıcı kulak iğneleri ile desteklenir. 3-6 ay süreli kilo koruma programında akupunktur seansı ayda 1 kez uygulanır.

Bu dönemde sağlıklı, dengeli ,yeterli beslenmeyi uygular. Böylece kilo koruma sonrası hastanın tekrardan kilo alımı engellenir.

Unutulmamalıdır ki çabuk ve kontrolsüz verilen kilolar hem vücuttaki dengeyi bozar, organ ve sistemlere zarar verebilir, (örn; karaciğer yağlanması, kabızlık, safra kesesi taşları v.b.) aynı zamanda çabuk verildiği için aynı çabuklukta geri alınabilir.

Ağır rejim ve egzersizler de uzun süre yapılması mümkün olmadığı için, bırakıldığı anda kilo artışı kaçınılmazdır. Yani yapılması gereken; teşhise yönelik akupunktur, bünyeye (kişiye) özel diyet programı, düzenli ve her yaşta yapılabilecek egzersiz olmalıdır.