Hatay İl Sağlık Müdürü Dr. Mustafa Hambolat kanserin beraberinde getirdiği sağlık sorunlarının yanı sıra, maddi ve manevi yönden uzun süreli mücadele gerektiren bir hastalık grubu olduğunu söyledi.
Dünya Sağlık Örgütü’nün yayınladığı 2020 yılı verilerine göre dünya genelinde yılda 19 milyon kişiye kanser tanısı konulduğunu ve takriben 10 milyon kişinin bu sebeple hayatını kaybettiğine işaret eden İl Müdürü Dr. Hambolat hastalığın cinsiyet, dil, din, ırk ayırımı yapmaksızın tüm insanları etkilediğini belirtti. Kanserde benzer seyrin devam etmesi halinde, 2040 yılında 28,9 milyon yeni vakanın ortaya çıkması ön görüldüğünü aktaran Dr. Hambolat çalışmaların gösterdiği gibi Dünya genelinde erkekler arasında en sık görülen kanser türünün akciğer kanseri iken kadınlarda 3. sırada yer aldığını ve önemini koruduğunu söyledi.
Hambolat şunları söyledi “Ancak son yıllarda kadınlarda da akciğer kanseri insidansında artış söz konusudur. 2020 yılında dünyada 2.2 milyon yeni vakanın ortaya çıktığı ve Akciğer kanserine bağlı 1.8 milyon ölümün gerçekleştiği tahmin edilmektedir.
Pek çok popülasyon için bu kanser türünün %80’inde sorumlu etken tütün kullanımıdır. Nitekim tütün tüketimindeki azalmayla akciğer kanseri görülme sıklığı da azalmaktadır. Akciğer kanserinin diğer nedenleri arasında mesleki (asbest, ağır metaller) ve çevresel risk faktörlerine maruziyet (pasif içicilik, radon) yer almaktadır. Toplumsal ve bireysel farkındalık ile akciğer kanseri sıklığının azaltılabileceği unutulmamalıdır.
AKCİĞER KANSERİ RİSK FAKTÖRLERİ
Akciğer kanserlerinin yaklaşık %90’ı tütün ve tütün ürünlerinin kullanımı ile oluşmaktadır. Dolayısıyla sigara içiminin engellenmesiyle akciğer kanseri tanısının %90’a kadar önlenebileceği tahmin edilmektedir. Akciğer kanseri için diğer risk faktörleri arasında; pasif içicilik (sigara), akciğer kanseri yönünden aile öyküsünün varlığı, bazı vitaminler, radon/asbest gibi kimyasallara maruziyet, arsenik gibi endüstriyel ürünlere maruziyet, radyasyon maruziyeti, bazı organik kimyasallar, hava kirliliği, HIV enfeksiyonu ve tüberküloz yer almaktadır. Henüz etkin bir tarama yöntemi bulunmuyor olsa da kanserin erken evrede iken tespiti, başarılı bir şekilde tedavi edilme olasılığını arttırır.
AKCİĞER KANSERİ BELİRTİLERİ NELERDİR?
Akciğer kanseri tanısı konulan hastalarda belirtiler tümörün akciğer içindeki yerleşimine, büyüklüğüne, yayılım yerine ve yayılma derecesine bağlı olarak çeşitlilik gösterir.
Tümörün kendisinin ve göğüs içi yayılımının yol açtığı, en sık izlenen belirtiler: Geçmeyen veya giderek kötüleşen öksürük. Öksürürken kan veya kanlı balgam çıkarmak. Derin nefes alırken, öksürürken veya gülerken kötüleşen göğüs ağrısı. İştahsızlık, halsizlik, yorgunluk ve kilo kaybı. Ses kısıklığı. Nefes darlığı. Sürekli tekrarlayan veya geçmeyen bronşit ve/veya zatürre gibi akciğer enfeksiyonları. Hastadan hastaya farklılaşabilmekle birlikte tedavi kararında; hastalığın yeri, evresi, hastanın yaşı ve diğer sağlık sorunlarının varlığı gibi birden fazla faktör etkilidir. Multidisipliner bir çalışma gerektiren bu tedaviler; cerrahi, hedefe yönelik tedaviler, radyoterapi, kemoterapi gibi farklı seçenekleri içermektedir”.