Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi, öğrenci odaklı yönetim anlayışının gereği olarak Rektör Prof. Dr. Veysel Eren’in moderatörlüğünde yönetim kadrosunun da hazır bulunduğu öğrenci buluşmasını hayata geçirdi.

Özgür bir ortam oluşturulması için Atatürk Konferans Salonunda gerçekleşen etkinlikte öğrenciler yaşadıkları sorunları dile getirme fırsatı buldu. Rektör Eren söz hakkı isteyen öğrencilerle tek tek sohbet edip iletilen sorunları not etti.

HAYAT DEVAM EDİYOR: AFETİN İZLERİ SİLİNİYOR

Rektör Eren, öğrencilere mikrofon uzatılmadan önce yönetim olarak deprem sürecinden bu yana yaptıkları çalışmalara değindi. 6 Şubat 2023 yılında yaşanan asrın felaketinde şehrin ve üniversitenin büyük yaralar aldığını, bu gerçeğin kabul edilmesi gerektiğini ve her ne olursa olsun hayatın devam ettiğini söyledi. Her afetten sonra geride kalanlara afetin izlerini silmek ve bulunduğu bölgeyi yeniden imar etmek görevi düştüğünü, kendilerinin payına da yaşanılan zorlukların üstesinden gelinmesi noktasında büyük fedakarlıkların yer aldığını dile getirdi.

“İmar etme anlayışıyla öncelikle hasar tespit raporu hazırlayarak Üniversitemizi ve bölgemizi adım adım iyileştirmeye çalıştık.” diyen Rektör Eren, “Bugün geldiğimiz noktada birçok binanızın tadilatı bitti. Hastaneye özel bir önem verdik. Çünkü bölgede sağlık hizmetini karşılayacak hastane yoktu. Araştırma Hastanesinin depremden önce bin 500 olan hasta kapasitesi 2 bin 500’e çıktı.” dedi.

EĞİTİMDE ISRAR EDİLDİ

“Öğrenciler bizim göz bebeklerimiz” şeklinde konuşan ve depremin 50. günü uzaktan eğitime başladıklarına dikkati çeken Rektör Eren, bunun dünyada başarılması zor olan işlerden birisi olduğunu ve kendileri için çok değerli bir anlam taşıdığını vurguladı.

Deprem bölgesindeki diğer bir üniversitenin eğitimini başka üniversiteye aktardığını hatırlatan Rektör Eren, “Biz burada eğitimde ısrarcı olduk ve bu kararımızda ne kadar haklı olduğumuz ortaya çıktı.” değerlendirmesinde bulundu.

Fakültelerin büyük kısmında ve uygulama alanları olan MYO’larda da yüz yüze eğitime geçtiklerini ifade eden Rektör Eren, bu kararları alırken öğrencilerin barınma problemlerine çözüm bulmak için Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü ile iş birliği halinde hareket ettiklerini ve yurt kapasitesi kadar öğrenciyi eğitime çağırdıklarını dile getirdi ve şöyle devam etti: “Amacımız önümüzdeki yıl yüz yüze eğitime geçmek. 1000 kişilik yurt yapımı devam ediyor. Bu konuda ısrarcıyız. Depremin hemen ardından merkezi derslik binamızı hayata geçirdik. 68 derslikte 5 bin öğrenci eğitim görüyor. Kampüs içerisinde doğal gaz dönüşümü gerçekleştiriyoruz. Önümüzdeki yıl doğal gaz ile ısınacağımızın müjdesini veriyoruz.”

DEPREM PERFORMANS ANALİZİ YAPILDI

Deprem performans analizi yaptırdıklarını, güçlendirme ihtiyacı olan binalarda güçlendirme kararı aldıklarını kaydeden Rektör Eren, Antakya MYO binasının inşaatının tamamlanmak üzere olduğunu ve önümüzdeki eğitim öğretim dönemine yetişeceğini, mimarlık fakültesinin inşaatının ise büyük bir hızla devam ettiğini belirtti. Yayladağı MYO ve 76 dönümlük arazide yapımı devam eden Hassa MYO bina inşaatlarına da değindi.

ÖĞRENCİLERDEN BEKLENTİLER

Daha sonra birlikte nelerin yapılabileceği konularında mesajların verildiği, öğrencilerin talep ve önerilerini kapsayan soru cevap kısmına geçilerek öğrencilere mikrofon uzatıldı.

Soru cevaplar kısmında kalite topluluğunun “Bizden beklentileriniz nelerdir?” şeklindeki dikkat çekici sorusunu yanıtlayan Rektör Eren şunları kaydetti: “Benim beklentim öğrencilerin buradaki aktivitelere katılmaları. Öğrencilik yıllarında çeşitli etkinlikte görev alan öğrencilerin hayat başarıları bilimsel olarak kanıtlanmış. Öğrencilikte planlama, ekip çalışması ve etkili iletişim yönünüzü güçlendirin. Bu şehrin deprem hafızasını kayda geçirebilirsiniz. Afetlerden edindiğimiz tecrübeleri kayda geçirip bizden sonraki kuşaklara aktarın. Depremler konusunda daha bilinçli hale gelmek için davranış değişikliği yapmaya çaba harcayın. Üniversite gençliği toplumun en dinamik kesimi. Çok daha fazla aktif olmalı ve depremin yaralarını sarmak için yoğun çalışmalısınız. Bunları projeye dönüştürdüğünüz takdirde Bilimsel Araştırma Projeleri (BAP) üzerinden finansal destek görebilirsiniz.”