Kent Yaşamının Vazgeçilmezi, Güvercinler - Hatay Gazetesi

Kent Yaşamının Vazgeçilmezi, Güvercinler

  • Eklenme Tarihi :18.06.2025 | 10:22
  • Muhabir :Haber Merkezi

Kent Yaşamının Vazgeçilmezi, Güvercinler

Büyük İskender'in en güvenli haberleşme aracı olarak kullandığı dünyaca ünlü İskenderun güvercini ile anılan kentte bu cins güvercin popülerliğini yitirmesine rağmen, çarşı merkezinde farklı cinslerin oluşturduğu bu kanatlı koloniler insanlarla iç içe yaşamın ayrılmaz bir parçası haline geldi.

Kentin birçok noktasında, güvercinler için adeta bir sığınak oluştu; rahatlıkla toplanıp barındıkları, tünedikleri ve yiyecek buldukları yerlere dönüştüler.

Kadim zamanlardan günümüze uzanan bu özel bağ, İskenderun'un sokaklarında, meydanlarında ve hatta binaların çatılarında kendine has bir atmosfer yaratıyor. Sabahın erken saatlerinden itibaren gökyüzünde süzülen, cadde ve sokaklarda yürüyen vatandaşlara eşlik eden güvercinler, kentin doğal güzelliğine apayrı bir hava katıyor.

İskenderun'da güvercinler sadece estetik bir unsur değil, aynı zamanda kentin kültürel ve sosyal dokusunun da bir parçası. Özellikle yaşlı nesiller arasında güvercin besleme geleneği oldukça yaygın. Güvercinlerle kurulan bu samimi ilişki, kent sakinlerinin hayvan sevgisinin ve doğayla iç içe yaşama arzusunun bir göstergesi.

Kentin farklı noktalarında, özellikle tarihi ve kalabalık bölgelerde, güvercinlerin uğrak yeri haline gelen özel alanlar bulunuyor. Buralarda vatandaşlar, yanlarında getirdikleri yemlerle güvercinleri besleyerek onlarla vakit geçiriyor. Bu anlar, hem güvercinlerin hem de insanlarının günlük rutininde keyifli bir mola sunuyor.

Büyük İskender'den miras kalan bu sembolik bağ, günümüzde İskenderun'un kendine özgü kimliğini oluşturan önemli detaylardan biri olmaya devam ediyor. Güvercinler, İskenderunlular için sadece kanatlı dostlar değil, aynı zamanda kentin tarihiyle ve kültürel zenginliğiyle kurduğu derin bağın yaşayan birer kanıtı.

İskenderun güvercini dünyaca ünlü ve kendine özgü fiziksel özelliklere sahip bir ırk. Almanya ve İngiltere gibi ülkelerde de yetiştirilmekte ve tanınmaktadır. Hatta ilk Alman İskenderun güvercin cemiyeti 1895 yılında kurulmuştur. Amerika'da bile bu ırkın usta üreticileri bulunmaktadır.

İskenderun Limanı üzerinden Viktoryan İngiltere'ye götürüldüğü ve "Scandaroon" adını aldığı düşünülmektedir. Bazı kaynaklar kökeninin bugünkü İran olabileceğini de iddia etmektedir, ancak ismini İskenderun'dan aldığı kesindir. Aldrovani (1610), Willoughby (1676) ve John Moore (1735) gibi isimler, yazdıklarında İskenderun ırkını tanımlamışlardır.

FİZİKSEL ÖZELLİKLERİ

GAGA: En belirgin özelliklerinden biri, uzun ve kıvrık gagasıdır. Bu gaga yapısı, yavruların beslenmesinde zorluklara neden olabilir ve bazen üreticilerin yavruları elle beslemesini gerektirebilir. Gaga ucundan kuyruk bitimine kadar ortalama 42-43 cm boyundadır. Kuvvetli bir vücut ve kanatlara sahiptir. Sert tüylü güvercinler sınıfına girer. Gözlerinin alt kısmında gagaya doğru uzanan "bıyık" adı verilen yamalar bulunur. Hızlı uçar ve filo uçucusu bir güvercin ırkıdır.

ÜRETİMİ VE ZORLUKLARI:

İskenderun güvercini üretimi, diğer ırklara göre daha zahmetli olabilir. Yavrular yumurtadan çıktıktan sonraki iki hafta içinde gagaları uzadıkça anaç güvercinin yavrularını beslemesi zorlaşabilir. Bu durumda "posta güvercinleri" gibi farklı güvercin ırkları, İskenderun yavrularını beslemede yardımcı olarak kullanılabilir.

Türkiye'de eski yıllarda İskenderun ve Tarsus bölgelerinde popüler olduğu bilinse de, genel olarak yeterince tanınmadığı ve korunmaya ihtiyacı olduğu ifade edilmektedir. Kıvrımlı gagası, kanat yapısı ve uzun bacaklarıyla farklılığını ortaya koyan bu ırk, bazı bilimsel projelerle koruma altına alınmaya çalışılmıştır.