15-16 Haziran’ın 54’üncü yıldönümü dolayısıyla bir yazılı basın açıklaması gerçekleştiren DİSK/Genel-iş Hatay Şube Başkanı Mehmet Emin Doğruel, “Türkiye işçi sınıfının yarısından fazlası asgari ücrete mahkûm ediliyor, asgari ücret ise bile enflasyona ezdiriliyor. İşçiler, emekçiler, emekliler olarak zor günler geçiriyoruz.” dedi.
15-16 Haziran’ın sömürüye nasırlı ellerle vurulan yumruğun simgesi olduğunu belirten DİSK/Genel-iş Hatay Şube Başkanı Mehmet Emin Doğruel, “Yüksek enflasyon karşısında maaşlarımız eriyor; ekmeğimiz her gün biraz daha küçülüyor. Gelirde, vergide ve ülkede adalet her gün biraz daha bozuluyor; zengin daha da zenginleşirken milyonlar yoksullaşıyor. Sendikal hak ve özgürlüklerimiz başta olmak üzere hürriyetimiz alabildiğine kısıtlanıyor. Bu zorlu günleri nasıl aşacağımızı ise Türkiye işçi sınıfının, 15-16 Haziran 1970’teki büyük işçi direnişi gösteriyor. 15-16 Haziran’ın 54’üncü yıldönümünde bir aradayız. 15-16 Haziran işçi sınıfının ayağa kalkıp “Artık yeter!” dediği bir direniş destanıdır. 15-16 Haziran işçi sınıfının burjuvaziye, tüm sömürüye nasırlı ellerin yumruğunu vurmasının simgesidir.” dedi.
EKMEK, ADALET VE HÜRRİYET MÜCADELESİNİ BİRLİKTE BÜYÜTECEĞİZ
Birliği, dayanışmayı ve mücadeleyi örgütlemek zorunda olduklarını belirten DİSK/Genel-iş Hatay Şube Başkanı Mehmet Emin Doğruel, “15-16 Haziran yalnızca anılması gereken bir ‘tarih’ değildir. 15-16 Haziran içinden geçtiğimiz karanlık dönemden çıkış için yolumuzu gösteren bir işaret fişeğidir. Bugün 15-16 Haziran direnişinin izinde ekmek, adalet ve hürriyet mücadelesini büyütme kararlılığımızı ifade etmek için bir aradayız. Türkiye işçi sınıfı olarak 15-16 Haziran direnişinde gösterilen birliği, dayanışmayı ve mücadeleyi örgütlemek zorundayız. Çünkü bize bir kez daha sömürü, adaletsizlik ve kölelik dayatılıyor.” dedi.
TÜİK, MAHKEME KARARLARINA RAĞMEN SANSÜR UYGULAMAYA DEVAM EDİYOR
Dünyada işçi haklarının en kötü olduğu 10 ülke arasında Türkiye’nin de bulunduğunu belirten DİSK/Genel-iş Hatay Şube Başkanı Mehmet Emin Doğruel, “Enflasyon nedeniyle yaşanan kayıpların karşılanmayacağı hükümet yetkilileri tarafından açıkça ilan ediliyor. Şirket kârları rekorlar kırarken, ücretleri enflasyonun nedeni olarak gösterecek kadar akıldışı politikalar ile karşı karşıyayız. Türkiye’de düzenin tüm çarkları emeği ucuzlatmak için dönüyor. Emeği ucuzlatmak uğruna, Türkiye İstatistik Kurumu dahi suç işlemeyi göze alarak mahkeme kararlarına rağmen enflasyon sepetine yönelik sansür uygulamaya devam ediyor. Emeği ucuzlatmak uğruna, Türkiye dünyada işçi haklarının en kötü olduğu 10 ülke arasındaki yerini koruyor. Emeği ucuzlatmak uğruna, işverenlerin sendikal hakları gasp etmesine seyirci kalınıyor, ILO sözleşmeleri göz göre göre çiğneniyor, Türkiye işçi sınıfının yarısından fazlası asgari ücrete mahkûm ediliyor, asgari ücret ise bile enflasyona ezdiriliyor.” dedi.
İŞÇİLER VE DAR GELİRLİLER “VERGİ DİLİMİ” YOLUYLA GASP EDİLİYOR
Emeği ucuzlatmak için işçilerin ve dar gelirlilerin vergi dilimi adı altında ezildiğini belirten DİSK/Genel-iş Hatay Şube Başkanı Mehmet Emin Doğruel, “Emeği ucuzlatmak uğruna, işçi sağlığı ve iş güvenliği tedbirleri maliyet unsuru olarak görülüyor ve işçiler önlenebilir iş kazalarında yaşamdan koparılıyor. Emeği ucuzlatmak uğruna, emekliler sefalete mahkûm edilerek çalışma yaşamına devam etmeye zorlanıyor. Yükselen faiz oranları nedeniyle ekonomideki yavaşlama işsizlik oranlarının artmasına neden olurken, artan işsizlik de emeği ucuzlatmak için bir fırsat olarak görülüyor. Gelirde adaletsizlik büyürken, vergi yükü daha fazla işçilerin, dar gelirlilerin omuzlarına yıkılıyor. Aşırı kârlar elde eden şirketlerin vergilerine imtiyaz üstüne imtiyazlar tanınırken, biz mücadele edip ücretlerimizde artış sağlasak bile bu artışlar ‘vergi dilimi’ yoluyla gasp ediliyor.” dedi.
TÜM İŞÇİLERİMİZİ DİSK ÇATISI ALTINDA MÜCADELEYE DAVET EDİYORUM
Türkiye işçi sınıfını DİSK çatısı altında mücadele etmeye çağıran DİSK/Genel-iş Hatay Şube Başkanı Mehmet Emin Doğruel, “Gelirde adaletsizlik, vergide adaletsizlik ile perçinleniyor. Türkiye işçi sınıfı bunu hak etmiyor! Ve Türkiye işçi sınıfı bu adaletsiz düzeni kendi elleriyle değiştirebilir. Ülkenin tüm değer ve güzelliklerini üreten bizler 15-16 Haziran direnişinin ışığında birleştiğimizde ve mücadele ettiğimizde hiçbir kuvvetin bizi yenemeyeceğini biliyoruz. Türkiye işçi sınıfını DİSK çatısı altında birleşmeye, 15-16 Haziran direnişinin izinde mücadeleye çağırıyoruz! Gelirde adalet, vergide adalet, ülkede adalet için yaşasın 15-16 Haziran! Sendikal haklarımız için ve demokrasi için yaşasın 15-16 Haziran! Ekmek için, adalet için, hürriyet için yaşasın 15-16 Haziran! Yaşasın işçilerin birliği! Yaşasın direniş! Yaşasın DİSK” açıklamalarına yer verdi.