BARIŞIN EGEMEN OLDUĞU BİR DÜNYADA YAŞAMAK İSTİYORUZ - Hatay Gazetesi

BARIŞIN EGEMEN OLDUĞU BİR DÜNYADA YAŞAMAK İSTİYORUZ

  • Eklenme Tarihi :01.09.2024 | 12:58
  • Muhabir :Haber Merkezi

BARIŞIN EGEMEN OLDUĞU BİR DÜNYADA YAŞAMAK  İSTİYORUZ

Antakya Çevre Koruma Derneği Başkanı Nilgün Karasu, ülkemizde, Dünya Barış Günü olarak kutlanan 1 Eylül’ de barışın egemen olduğu bir dünyada yaşamak  istediklerini bildirdi.

Karasu 1 Eylül Barış Günü dolayısı ile yaptığı yazılı açıklamasında, “Barış hakkı, bir insan hakkıdır.

İnsanlık tarihinin en kanlı savaşı olan İkinci Dünya Savaşı nedeniyle milyonlarca insan katledildi, soykırıma uğradı ve kentler yok edildi. Büyük acılara neden olan bu savaşların üzerinden yıllar geçmiş olmasına rağmen, dünyanın değişik coğrafyalarında savaşlar devam etmekte, etnik ve dini farklılıklar körüklenerek halklar kışkırtılmakta, birbirine düşman edilmekte insanların huzur ve barış içinde bir arada yaşama umutları yok edilmektedir. “dedi. 

SAVAŞ İNSANLIK SUÇUDUR

Savaşa, her türlü şiddete, terör olaylarına karşı dayanışma içerisinde, barış-dostluk ortamının sürekliliğini sağlamanın görevleri olduğunu belirten Karasu, “Savaş en büyük insanlık suçu ve çevre kirliliğidir. İnsanlığın bugüne kadar yaşamış olduğu tüm acı olaylar bizlere; ırk, dil, din ve kültür farkı gözetmeden demokrasi, özgürlük ve barış içinde bir arada yaşanabileceğini ortaya koyuyor.  Ancak ve ne yazık ki yaşadığımız depremin acısı hala üzerimizdeyken, yaralarımız sarılmamışken, depremlerin afete dönüşmesini "takdir-i İlahi", "doğanın fıtratı", "doğal afet"  gibi görerek, önlem alınmasını engelleyen, ölümleri kaderimizmiş gibi gösteren anlayış yerine;  depremleri önlemenin mümkün olmadığını, ancak zararlarını ortadan kaldırmanın veya azaltmanın mümkün ve bizim elimizde olduğu anlayışını toplumsal bilince çıkarmak büyük önem taşımaktadır. Bizler bu ortamda 1 Eylül Dünya Barış Gününü kutlamıyoruz.”

İNSANLARIN EN TEMEL HAKKI

“Korkudan uzak, huzur ve güvenlik içinde ve onurlu bir şekilde yaşamak, insanların en temel amaçlarından biridir. Bu nedenle; savaşsız bir dünya'da, barış içinde yaşamak bir haktır. Diğer bir ifadeyle “barış hakkı” da artık temel bir insan hakkı dır. Bu nedenle dünyada var olan kaynakların doğru kullanılması, çocuklar, engelliler ve kadınlar başta olmak üzere geleceğimiz egemen ve gerici şoven bir kültürün insafına terk edilmemelidir. Savaşa karşı barışa, ölüme karşı yaşama sahip çıkıp, egemenlerin dünya halkları üzerinde uyguladıkları baskı, şiddet ve teröre karşı durup, halkın adaletli, barışçı ve demokratik iradesine sahip çıkılmalıdır.”dedi.

DEPREMİN ÜZERİNDEN 18 AY GEÇTİ

Depremin üzerinden 18 ay geçmesine rağmen günden güne katlanan sorunları  bağıra bağıra gündemde tutmaya çalıştıklarını belirten Karasu, “Depremin yarattığı ekolojik yıkım, çevre ve halk sağlığına karşı mücadelenin güçlenmesi, temel sorunlarımızın kalıcı olarak çözülmesi ile kadınlar üzerindeki her türlüden baskı ve şiddetin engellemesi için mücadele, savaş politikalarına karşı yürütülen mücadeleden ayrı değildir.Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk`ün ‘ Yurtta Barış, Dünyada Barış” ilkesi vazgeçilmez bir ilke olarak, 1 Eylül Dünya Barış Günü`nde savaşların olmadığı bir dünyada, mutluluğa, huzura, sevgiye, doğaya, insana, BARIŞ`a hep birlikte kucak açalım.1 Eylül Dünya Barış Günü`nde bölgemizde yaralarımızın sarıldığı doğamız  için, barış için ortak mücadele vurgusu yaparken, etnik kökeni, dili, dini ne olursa olsun bu güzel dünyayı paylaştığımız tüm halkların 1 Eylül Dünya Barış Günü‘nü kutluyoruz.” dedi.