Yeni yürürlüğe giren Avrupa Birliği (AB) Yapay Zeka Yasası’nın yankıları sürüyor. Peki bu yasa Türkiye için ne ifade ediyor? Palamar Teknoloji Kurucu ve CEO’su Onur Candan anlattı.
Avrupa Birliği’nin Ağustos başında yürürlüğe soktuğu Yapay Zeka Yasası, AB’de faaliyet gösteren veya AB vatandaşlarının verilerini kullanan tüm kuruluşlar için önemli düzenlemeler getiriyor. Yasayla, genel amaçlı yapay zeka sistemleri için şeffaflık, siber güvenlik ve telif haklarına uygunluk gibi gereksinimler belirlenmiş bulunuyor. AB Yapay Zeka Yasası, yapay zeka teknolojilerinin etik, güvenli ve şeffaf bir şekilde kullanılmasını sağlamayı hedefliyor. Yapay zekanın insan haklarına saygılı olması, ayrımcılığı önlemesi ve insan kontrolünde olması gibi önemli prensipleri içeren yasa, teknolojinin toplumsal etkilerini ele almaya yönelik önemli adımlar atıyor. Yasayı ihlal eden şirketler, 35 milyon avro veya küresel yıllık gelirin %7’sine kadar para cezasına çarptırılabilecek. Yasanın birçok hükmü 2026’ya kadar yürürlüğe girmeyecek ve geçiş süresi 36 ay olarak belirlendi.
TÜRKİYE’YE ETKİLERİ VAR MI?
AB Yapay Zeka Yasası’nın Türkiye’yi önemli ölçüde etkileyeceğine dikkat çeken Palamar Teknoloji Kurucu ve CEO’su Onur Candan konuyla ilgili şunları söyledi: “AB düzenlemelerinin küresel etkileri olduğu biliniyor. Örneğin, 2016’daki Genel Veri Koruma Yönetmeliği (GDPR), küresel teknoloji devlerinin hizmetlerini güncellemesine yol açmıştı. AI Yasası da benzer şekilde AI’nin günlük hayatta kullanımına dikkat çekerek, hükümetler ve vatandaşlar için önemli bir rehber olabilir. Türkiye AB ile ticari ve ekonomik ilişkiler içinde bulunduğundan, AB’nin Yapay Zeka Yasası’nın kabul edilmesi Türkiye’nin yapay zeka uygulamalarını da etkileyecektir. AB’nin Yapay Zeka Yasası, yapay zeka teknolojilerinin kullanımı, veri koruma ve gizliliği, algoritmik sorumluluk gibi konularda düzenlemeler getirecektir. Türkiye’nin de bu konularda benzer düzenlemeler yapması ve AB’nin standartlarına uygun hale gelmesi gerekebilir. Bu nedenle, AB’nin yeni Yapay Zeka Yasası Türkiye’de de dolaylı olarak etkiler yaratabilir. Türkiye’deki şirketler, AB pazarında faaliyet göstermek veya AB vatandaşlarının verilerini kullanmak istediklerinde bu yasal düzenlemelere uyum sağlamak zorunda kalabilirler. Ayrıca, AB yasalarının Türkiye’deki düzenleyici çerçevelere uyarlanması durumunda, yerel şirketler de benzer gereksinimleri karşılamak zorunda kalabilir. Yeni yapay zeka yasasının etkileri yoğun bir şekilde Türkiye’de de hissedilecek ve yerel teknoloji şirketleri için yeni düzenlemelere hazırlıklı olmayı gerektirecektir. Ayrıca AB’nin Yapay Zeka Yasası, Türkiye’deki girişimciler ve teknoloji şirketlerini de etkileyecektir. AB pazarına giriş yapmak isteyen Türk şirketlerinin AB’nin Yapay Zeka Yasaları’na uyumlu ürünler ve hizmetler geliştirmeleri gerekecektir.”