Hatay mutfağının en özel tatlıları arasında yer alan kerebiç ve köpük, yıllardır birlikte anılan eşsiz bir lezzet olarak damakları şenlendirmeye devam ediyor. Antakya’nın tarihi Uzun Çarşısı’nda bu geleneksel tatları ustalıkla hazırlayan Şahap Fansa, kerebiç ve köpüğün ayrılmaz bir ikili olduğunu belirtiyor.
Köpüğün tarihinin 250 yılı aşkın bir geçmişe dayandığını ifade eden Fansa, bu mesleği ailesinden devraldığını anlatıyor. “Bu muhteşem lezzetler bizlere Azmi Usta’dan miras kaldı. Azmi Usta, mesleği babasından öğrenmiş, babam ise ondan devraldı. Ben de babamdan öğrendim. Çöven otu köklerinden yapılan bu köpük, atalarımızdan gelen bir miras,” diyen Fansa, geçmişte yalnızca köpük sattıklarını, ancak son 15 yıldır kerebiçin de satışa sunulduğunu dile getiriyor.
Eskiden Antakya’da birçok evde kerebiç yapıldığını ve köpüğün kendilerinden alındığını belirten Fansa, günümüzde müşterilerin bu iki lezzeti birlikte tüketmeyi tercih ettiğini söylüyor. Kerebiçin özellikle kış aylarında daha çok rağbet gördüğünü vurgulayan Fansa, köpüğün yapım sürecinin zahmetli olduğunun altını çizerek, “Köpük, tam 3 saat boyunca ateşin başında büyük bir emekle hazırlanıyor. Mide dostu olarak bilinen çöven otundan yapılan köpük, kış aylarında vatandaşlarımız tarafından üşümemek, mideyi üşütmemek ve şişkinliği gidermek amacıyla da tüketiliyor. Köpüğü kendim hazırlıyorum, kerebiçi ise annem, eşim ve çalışma arkadaşlarımız yapıyor,” dedi.
Tarihi Uzun Çarşı’ya gelen herkesin kerebiç ve köpüğe büyük ilgi gösterdiğini belirten Fansa, bu eşsiz lezzeti tatmak isteyen herkesi iş yerlerine davet etti.